Avrupa Gönüllü Hitmeti'ne katılmak istiyorsunuz ve CV/ motivasyon mektubunuzu göndererek projelere başvuruda bulunuyorsunuz.
20, 30.. derken 100 ve daha fazla başvuru yapıyorsunuz. Aradan aylar geçti ve hala seçilmediniz, hatta mülakat talebi bile gelmedi. Nedenini merak etmeye başladınız…
Çok mu fazla rakibim var?
Aynen öyle…
Avrupa Gönüllü Hizmeti İçin Bir Kuruma Kaç Kişi Başvurur?
Bu sayıyı net olarak tahmin etmek zor. Yine de, bana ve AGH başvurusu yapan arkadaşlarıma gelen mailleri inceleyince ortalama bir sayı çıkartılabilir.
2012 Şubat Deadline'ı için AGH’ye seçildikten sonra Nisan 2012'de 4-5 ay önce başvuruda bulunduğum Kuzey İspanya'daki bir kuruluştan mail geldi: ‘Tebrikler, CV/motivasyon mektubunuz 300’den fazla aday arasından seçildi’ yazıyordu. Ve bu sayı, sadece bir başvuru döneminde değerlendirdikleri gönüllü sayısıydı.
AGH'ye başladığımda kuruluşuma ‘Ben
kaç kişi arasından seçildim’ diye sordum ve ‘Başvuruların açık olduğu 1 aylık dönemde senin işin için 150’den fazla,
proje arkadaşın için de aynı (projede 2 kişi çalışıyorduk), toplamda 400 civarı başvuru vardı’ yanıtını aldım (yılın diğer zamanları başvuru kabul
etmiyorlardı, başvuruların açık olduğu 1 ayda 400 kadar başvuru gelmişti!). Bu bahsettiğim rakamlar; 2011- 2012 başvuru dönemlerinin rakamları.
Aradan zaman geçti ve şu anda bu rakamlar daha da arttı. Aralık
2014’te, Almanya’dan bir kuruluştan arkadaşıma gelen bir mailde, ‘Yılda 3000’den
fazla başvuru alıyoruz’ yazıyordu.
Neden bu kadar fazla başvuru var?
Başvurular Erasmus+ (ülkeleri buraya tıklayarak
görebilirsiniz) ülkelerinin tamamından
yapılıyor. Bu kadar fazla gence açık olunca da, yüzlerce-binlerce başvuru gelmesi
normal görünüyor. Haliyle gönüllü seçiminde adaylar arasında çetin bir
mücadele oluyor. Hiç söylemek
istemiyorum ama bazı adaylar 3-4 dil biliyor, alanlarında çok iyiler ve çok da
deneyimliler. Her zaman daha fazla dil bilen, sizden daha fazla deneyime sahip
ve kendi alanında çok iyi bir rakibiniz olacaktır... Motivasyonu yüksek olan kazanır.
Peki bu başvurular neden sürekli artıyor?
Bu durumun en büyük nedeni ekonomik kriz. Örneğin İspanya’da işsizlik ortalaması %25 civarında, ancak genç işsizliğinde bu oran %50’ye çıkıyor. İşsiz olan genç bir İspanyol ne yapar? AGH’ye başvurur ve başka bir ülkede şansını dener…Hangi ülkeler krizde: İspanya, İtalya, Yunanistan, Portekiz, güncel olarak Rusya... 2009 Krizi sonrası AGH/ye yönelen epey Avrupalı genç işsiz var.
Bu durumun en büyük nedeni ekonomik kriz. Örneğin İspanya’da işsizlik ortalaması %25 civarında, ancak genç işsizliğinde bu oran %50’ye çıkıyor. İşsiz olan genç bir İspanyol ne yapar? AGH’ye başvurur ve başka bir ülkede şansını dener…Hangi ülkeler krizde: İspanya, İtalya, Yunanistan, Portekiz, güncel olarak Rusya... 2009 Krizi sonrası AGH/ye yönelen epey Avrupalı genç işsiz var.
Bütün ülkelere bu kadar fazla başvuru var mı?
Avrupa Gönülü Hizmeti projesi yürüten tüm kurumlara bu kadar fazla başvuru gelmiyor. Başvurular ülkelerin popülerlikleri, proje konuları, kuruluşların niteliği ve projelerin yerleri (büyük şehirler, şehir merkezleri vs.) ile doğru orantılı. Örneğin gençlerin en fazla gitmek istedikleri ülkeler: İspanya, İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya, Avusturya, Portekiz, Polonya, Malta, Yunanistan, Hollanda olduğu için haliyle bu ülkelere başvuru sayısı fazla. Kendi bloğumdan gördüğüm kadarıyla: fazla başvuru alan ülkeler ile diğer ülkelerin proje ilanlarının gösterilme sayıları arasında epey fark var, haliyle bu durum başvuru sayısına da yansıyor.
Yakın gelecek nasıl görünüyor?
Açıkça söylemek gerekirse yakın gelecek daha kötü
görünüyor. 2014’te başlayan Rusya-AB
gerginliği ve karşılıklı konulan ambargolar, hem AB ülkelerini hem de Rusya’yı kötü
etkiledi. Rusya, AB için önemli bir pazar ve ticaret
yapamayan AB ülkelerinin ekonomik olarak zorlanacağı ve yıllık bütçelerinin
daralacağı ve buna bağlı olarak da Erasmus+ ülkelerinde işsizliğin artacağı söylenilebilir.
AGH’ye başvuranların sayısında artış olacaktır.
Bu yazıyı neden yazdım?
Moralinizi bozmak gibi bir niyetim yok; ancak gerçekten
Avrupa Gönüllü Hizmeti'ne katılmak istiyorsanız durumun ciddiliğini görmeniz gerekiyor.
Bazı adaylar dil bildikleri için, ya da Avrupa’ya
seyahate gittikleri için, bir sporda iyi oldukları için, bazıları da hiç anlam veremediğim bir öz güvenle (!) seçilmelerini garanti görüyorlar. Motivasyon mektubuna özen göstermiyorlar ve sonuç hüsran oluyor.
'Şansım iyidir benim' diyorsanız, orası ayrı; ama ben Murphy Kanunları'ndan yola çıkarak bu kadar fazla rakibiniz varken işinizi şansa bırakmayın derim :)
'Şansım iyidir benim' diyorsanız, orası ayrı; ama ben Murphy Kanunları'ndan yola çıkarak bu kadar fazla rakibiniz varken işinizi şansa bırakmayın derim :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder